Untitled Document

TARİH - ANTİK ŞEHİR: HARRAN

Harran yaklaşık 4.5 km genişliğinde bir şehirmiş. Etrafı da surlarla çevriliymiş zamanında. Şehrin kapıları yıkılmış, şu an bir tek Halepkapı ayakta. Asırlar evvel Harran, 8 kapısı ve 187 burcu ile göz kamaştıran bir şehirdir. Kesme taştan yapılan surları, derin bir hendekle sarılıdır. Rakkakapı, Halepkapı, Nizarkapı, Yezidkapı, Feddankapı ve Kü-çükkapı'dan kervanlar girip çıkar, caddeler gürül gürül insan akar. Kapalı çarşı sesler ve renklerle donanadursun Cüllap ve Deysan nehirlerinden gelen suları imalathanelerde kullanırlar. Her sokak başında çeşme ve her mahallede hamam (hepsi 14 tane) bulunur. Su kanalları ovayı ağ gibi sarar, civar korularda ceylanlar, sincaplar yaşar.

Adları sanat tarihi kitaplarında kalan eserleri bulamıyoruz, ama Ulu Câmi'nin enkazı bile düğme ilikletiyor. Anadolu'daki anıt câmilerin ilki olan 8. yy'dan kalan Ulu Câmi (Câmi-i Firdevs) bulunuyor. Câminin ortada muhteşem bir girişi var, sağında 9, solunda 9 ayrı kapısı bulunuyor. Avluda nefis bir havuz ve birbirinden sanatlı fıskiyeler yer alıyor. Haziredeki mezar taşları Emevi süsleme sanatının en gözde örnekleriyle bezeniyor. Dünyanın ilk üniversitesi de burada açılmış.

Nureddin Mahmud Zengi ve Selahaddin Eyyûbi şehre hanlar, hamamlar, bedesten ve medreseler kazandırıyor. Câmi-ül Firdevs (Ulu Câmi) silbaştan yenileniyor. Seyyah İbn-i Cübeyr'e bakılırsa Harran minare ormanını andırıyor. Yollar mermerlerle örülüyor, kavşaklar tonozlarla örtülüyor. Azgın Moğol sürüleri şehri yakıp, yıkınca canını kurtaranlar Mardin, Şam ve Halep'e kaçıyor, Harran harabeleri çöl göçerlerine mekân oluyor. İşte Evliya Çelebi kentin bu perişan hâlinden söz ediyor.

Harran'ın civarı, tarihi şehirler, antik eserlerle dolu. Bazda mağaraları, Han el Barur (Kervansaray), Hazret-i Şuayb'ın yaşadığı rivayet edien Şuayb Şehri ve ileride Somatar. Burada, Hazret-i Musa'ya ait olduğu söylenen bir kuyu var.



Erkek : Abdurrahman - Kız : Canan  - Yemek : Sebze çorbası, Terbiyeli köfte, Salata

Featured Image 01