Untitled Document

GÜNÜN TARİHİ - 27 MAYIS İHTİLALİ

Yirmisekiz sene önce bir Eylül günü Türkiye Cumhuriyeti’nin seçimle gelmiş bugün bile sağ olsa, seçimi kazanacağında şüphe bulunmayan Başbakanı Adnan Menderes’i, Kıbrıs’ın vatanımıza kazandırılmasında büyük hizmet gösteren Dışişleri Bakanı ile Maliye Bakanını asmışlardı... Hüzünlü günlerdi. Millet şaşırmıştı, beklenmemişti böyle bir şey, en mâsûm bir gösteri bile yapamamıştı...

O zamanlar gazetelerimizin hemen hiç birinde “İnsan Hakları” feryâdı yoktu... Ölüm cezasına karşı çıkan, onu gayri medeni bulan da. Hapishanelerin insanîleştirilmesinden bahsedenler de yoktu...

Yâni bugünkü hâl ile tam tezat... Ne ölüm cezasına karşı çıkma, ne mahpusların hayatlarını insanileştirme, ne insan hakları, ne siyâsi suç kavramı, ne düşünce suçu, ne şu ne bu, hiç birisi yoktu...

Ama bugün, eli kanlı teröristlere, beşer onar adam öldürmüş kişilere gelince onların şahsında idam cezasına karşı çıkanlar mangalda kül bırakmıyorlar... Dışarı kaçınca yine şuç işleyen, yani adam öldürenlerin içerideki arkadaşlarına, insanca şartlar isteyenler gırla...

Pekiyi, ama; kim bu kampanyayı yürütenler? Teröristler, anarşist katillerin insan haklarını korumaya kalkanlar?

Kim olacak, bundan yirmisekiz sene önce, bütün bir parlamentonun idam edilmesi için alkış tutanlar, asılanların az olduğunu ifade edenler...

Bu satırları yazışım, bazı kişilerin idamını talep etmek asla değil. Ey bunları asanlar ve ey şunları asamayanlar! Sizin hangi yaptığınız adaletti? Bu iki şıktan hangisi adalete uygun? Belki birisi... Amma kim, hangi vicdan çıkıp da; “İkiside adalete uygundur.” diyebilir?..

Ergun Göze (TÜRKİYE GAZETESİ 1988)



Erkek : Süreyya - Kız : Seniha  - Yemek : Tarhana Çorbası, Bezelye, Kuskus pilavı

Featured Image 01