Günah olan işlerde niyete bakılmaz. İyi niyetle de yapılsa, günah günahtır. Ama iyi işlerde niyetin önemi büyüktür. Yani her iyilik için, muhakkak sevap alınacak diye bir şey yoktur. Çünkü iyiliğin kabul olup olmadığını bilemeyiz. İhlâsla yapılmamışsa sevap alınmaz. Hangi iş olursa olsun, mutlaka Allahın rızasını düşünmeli, râzı olacağına emin olduğumuz işleri yapmalıdır.

Nasr sûresi, çok büyük müjdedir. Bu sûrede; (Allaha tevbe, istiğfar eden, Onu mutlaka affedici bulur.) buyuruluyor. Ölünceye kadar tevbeyi terk etmemeli, acaba affedildim mi diye şüphe de etmemelidir. Çünkü şüphe eden, Rabbimize suizan etmiş olur. Allahü teâlâ affedeceğini, (İnnehü=Mutlaka) diye kesin bildiriyor. Unutmamalı, Allah verdiği sözden dönmez.

Fransa İmparatoru Napolyon’un gözü Mısır’da idi. Fransız ordusu, 1798 yılında 450 parçalık donanmayla gelip, İskenderiye önlerinden 60 bin kişiyle Mısır’a çıktı. Napolyon, Gazze’ye, oradan da Filistin’e doğru ilerlemeye başladı. Akka Kalesi önlerine geldi ve 18 Mart 1799 Cuma günü muhasaraya başladı. Kale komutanı Cezzar Ahmed Paşa kaleyi savunuyordu. Her hücum püskürtüldü. Yenilmez unvanı taşıyan Napolyon, kaleyi alamayınca 21 Mayıs’ta geri çekilmek zorunda kaldı. Ordusunun da yarısını kaybetti.

MALZEME: 400 gr kuşbaşı kuzu eti, 8 enginar göbeği, 100 gr taze mantar, 1 küp gibi doğranmış kuru soğan, 2 çarliston biber, 2 domates , 2 diş sarmısak, 100 gr taze kaşar, tuz ve karabiber.

YAPILIŞI: Önce soğan pembeleştirilip içine etler ve mantarlar ilâve edilir. Bu karışım pişme noktasında iken doğranmış olan biber, domates ve sarmısak da ilâve edilir. Daha önce bütün şeklinde haşlanmış olan enginar göbekleri, tepsiye yerleştirilir. Üzerine bu karışım ilâve edilip, sonra dilimlenmiş kaşar peyniri örtülür. Fırında, kaşar peyniri kızarana kadar bekletilip çıkarılır. Tuzu ve karabiberi serptikten sonra ve sıcak olarak servis yapılır.