Untitled Document

MENKIBE - BÜYÜKLERİN SÖZÜ

Suç işleyen bir genci, zaptiyeler yakalayıp kırbaçla dövmeye başlarlar. Dayak yediği hâlde gençten hiç ses çıkmaz. Zaptiyeler; “Çok yorulduk, biraz ara verelim, sonra devam ederiz.” deyip dayağa ara verirler. Kalabalığın içinde olan Bişri Hafi hazretleri gencin yanına gidip der ki:

Bu kadar çok dayak yiyorsun, sesin hiç çıkmıyor. Acımıyor mu yoksa?
Acımaz olur mu efendim? Delirecek gibi oluyorum.
Peki, niye sesin çıkmıyor?
Efendim, kalabalığın arasında sevdiğim kız var, şu an bana bakıyor, o beni görürken, erkekliğe leke süremem, ufak bir ses çıkaramam.
Peki, Allahü teâlâ seni şu anda görmüyor mu? O sana bu kızdan daha sevgili değil mi?
Evliyâ zattan, Bişri Hafi hazretlerinden bu sözü duyan gençte, o anda ani bir değişme olur ve der ki:
Evet efendim. Kızdan vazgeçtim, bundan sonra hep Rabbimin rızası için çalışacağım.

Zaptiyeler de, o andan itibaren dövmeyi bırakırlar. Genç, Allah demenin mükâfatını hemen görür. Sözünde de durup, ilim tahsili yapar, evliyâ bir zat olur.

Kıssa; büyüklerin sözünde Rabbanî tesir vardır. Onun için, böyle büyükleri tanımak büyük saadettir.

GÜNÜN TARİHİ - İZMİR'İN İŞGALİ

I. Dünya Savaşı’nın galip devletleri, 1919’da yurdumuzu kâğıt üzerinde parselleyip, bunu uygulamaya başladılar. Başta İngiltere olmak üzere, Fransa, İtalya ve Rusya tarafından, İstanbul da dahil olmak üzere, güzel yurdumuzun birçok yeri işgal edildi. Bu arada, Yunanistan da, Avrupa devletlerinin teşviki ile 15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgal etti. Bu tarihten sonra, yurdun her köşesinde teşkilâtlar kurularak, düşmanlara karşı mücadeleye başlandı. 3 yıl 3 ay 25 gün süren acılı günlerden sonra, Türk Ordusu 9 Eylül 1922’de İzmir’i ve yurdumuzun büyük bir kısmını kurtardı.



Erkek : Şeref - Kız : 

Featured Image 01