Millî Mücadele’nin devam ettiği yıllarda, Millî Eğitim Bakanlığı, İstiklâl Marşı için bir yarışma açtı. Bu yarışmaya 724 şair katıldı. Gelen şiirler incelenince hiçbirinin isteğe uygun olmadığı görüldü. Bunun üzerine İstiklâl Marşı’nın sözleri, doğrudan doğruya ve para verilmemek şartıyla kabul eden Mehmed Akif’e ısmarlandı. Millet Meclisi üyeleri, 12 Mart 1921’de, İstiklâl Marşı’nı Millî Eğitim Bakanı Suphi Tanrıöver’den dinledi ve alkışlar arasında kabul etti. Aynı zamanda; 12 Mart tarihi, 2007 yılında TBMM tarafından, İstiklal Marşı’nın Kabul Edilişi ve Mehmed Akif Ersoy’u Anma Günü olarak kabul edildi.


Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak,
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak,
O benimdir, o benim milletimindir ancak!

................................

Dalgalan sende şafaklar gibi ey nazlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakka tapan milletimin istiklâl.

MALZEME: 4 bardak süt, 6 yumurta, 6 kaşık un, 1 fincan şeker. Şurubu için: 2 bardak şeker, 1.5 bardak su.

YAPILIŞI: Süt kaynatılıp soğumaya bırakılır. Ilık hâldeki sütten bir miktar alınıp içerisine elenmiş un katılır. İyice karıştırılır. Ayrı bir kapta yumurtalar köpük hâline gelinceye kadar aralıksız çalkalanır. Sütün içine yumurtalar, şeker ve sütte ezilen un katılır. Hepsi karıştırıcı telle dövercesine karıştırılır. Hafif yağlanmış tepsiye dökülür ve hafif ısıdaki fırında üzeri pembeleşinceye kadar pişirilir.

Fırından çıkınca; evvelce hazırlanan iki bardak şeker ve birbuçuk bardak su ile yapılan şerbet, soğuk olarak dökülür. Şurubunu çekince yenir. Not: Rumeli taraflarında meşhurdur.