MENKIBE - ŞÜKRÜN TARİFİ
Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri henüz yedi yaşındayken, hocası ve aynı zamanda da dayısı olan Sırrî-yi Sekâtî hazretleri ile beraber hacca gitmişti. Mescid-i Haram’da 400 kadar ulemâdan büyük zâtlar toplanmışlar, şükür hakkında konuşuyorlardı. Herkes şükür hakkında birşeyler söylüyor, şükre kâmil bir tarif getirmeye çalışıyorlardı. Uzun konuşmalar sonunda 400 değişik fikir çıkmasına rağmen, herkesi tatmin edecek bir şey söyleyebilen olmamıştı.
Sırrî-yi Sekâtî hazretleri, bir de yanındaki Cüneyd-i Bağdâdî’ye buyurdu ki:
“Mâdem ki buradasın, sen de bir şeyler söyle!”
Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri buyurdu ki:
“Şükür, Allahü teâlânın ihsan ettiği nimet ile O’na isyân etmemektir.”
Orada bulunanların hepsi şaşırıp dediler ki:
“Seni tebrik ederiz, maksadı en güzel sen tarif ettin. Ancak bu kadar tarif olurdu.”
GÜNÜN TARİHİ - İSPANYA’NIN FETHİ
Târık bin Ziyâd, tarihin en büyük komutanlarındandır. Emevilerin Kuzey Afrika valisi Musa bin Nusayr tarafından, İspanya’yı fethetmekle görevlendirilmişti. 7 000 kişilik kuvvetiyle 711 tarihinde Septe (Cebelitarık) Boğazı’nı geçti. Askerlerine geri dönme umudu bırakmamak için, bütün gemileri yaktırdı. Sonradan çok kullanılan; “Gemileri yakmak” deyimi buradan kalmıştır.
Çok başarılı bir askerî harekâtla Kuzey İspanya’ya kadar ilerleyen Târık bin Ziyâd, önemli şehirleri aldı. Endülüs Medeniyeti’nin yolunu açan komutan olarak tarihe geçti.
İspanya’nın güneyinde bu tarihte devlet kuran Müslümanlar, 1494’e kadar burada 8 asır kalmışlardır. Müslümanlar ilim ve medeniyette o kadar ileri gitmişlerdir ki, Hıristiyanlar, Müslümanların yaptıkları eşsiz eserlerin tamamını tahrip etmelerine rağmen, şimdi bile hâlâ bunların izleri vardır. İspanya’da, Kurtuba ve Gırnata şehirlerinde üniversiteler kurulmuştur. İçinde 600 000 kitap bulunan kütüphâneler vardı.
Uluslararası Kamerî Aybaşları ve Hicrî Takvîm Birliği Kongresi 28 - 30 MAYIS 2016 / İSTANBUL - TÜRKİYE