Untitled Document

SOHBET - EF'ÂL-İ MÜKELLEFİN

        Ef'âl-i mükellefîn, dinimizin emirlerinden ve yasaklarından; akıllı olan ve bülûğ çağına giren Müslümanların, yerine getirecekleri vazîfelerin hükümlerini belirten dînî bir tâbirdir.
        FARZ: Allahü teâlânın, yapılmasını açıkça ve kesin olarak emrettiği şeylere denir.
        VÂCİB: Yapılmasının delili, farz kadar açık olmayan emirlere denir.
        SÜNNET: Peygamber efendimizin, yapılmasını övdüğü, yahut devam üzere kendisinin yaptığı, yahut görüp de mâni olmadığı şeylere denir.
        MÜSTEHAB: Peygamber efendimizin ara sıra yaptıkları, sevdikleri ve beğendikleri şeylere denir.
        MÜBÂH: Yapılması emir olunmayan ve yasak da edilmeyen şeylere denir.
        HARÂM: Allahü teâlânın, yapmayın diye açıkça yasak ettiği şeylere denir.
        MEKRÛH: Allahü teâlânın ve Muhammed aleyhisselâmın, beğenmediği ve ibâdetlerin sevâbını gideren şeylere denir.
        MÜFSİD: Dinimizde, meşrû olan bir işi veya başlanmış olan bir ibâdeti bozan şeylere denir.

Türkiye Gazetesi / İslâm İlmihâli

GÜNÜN TARİHİ - SÜLEYMANİYE CÂMİİ

Süleymaniye Câmii, Kânunî Sultan Süleyman Hânın isteği ile Mimar Sinan tarafından yapılmıştır.

Şeyhülislâm Ebûssuud Efendinin temele ilk harcı koymasıyla 13 Haziran 1550’de başlanılan câmi, 7 Haziran 1557 tarihinde ibâdete açılmıştır. 3422 metre karelik bir alana kurulan muhteşem mâbed, 59X58 metre ebadında olup, 238 pencere ile aydınlatılmakta ve aynı anda 10 000 kişi ibâdet edebilmektedir.

 Câmi, İstanbul’daki en sağlam binalardandır. Yapının genel görünümü gösterişli ve genişçedir. Yüksek bir alanda bulunur. Câminin içinde 4 büyük sütun vardır. Bu sütunlardan biri İskenderiye’den, biri de Lübnan’daki Baalbek şehrinden getirildi.



Erkek : Emre - Kız : Ebru  - Yemek : Sebze Çorbası, Tavuk köftesi, Salata, Şekerpare

Featured Image 01