SOHBET - DUÂ REDDOLUNMAZ
Tâbiînin büyüklerinden Sâbit bin Eslem hazretleri buyurdu ki:
“Bir Müslüman Allahü teâlânın anıldığı yere dağlar kadar günahla girse, çıktığı zaman üzerinde zerre kadar günah kalmaz.”
Mümin kıyamet gününde Allahü̈ teâlânın huzurunda durur. Allahü teâlâ bildiği hâlde, ona; “Ey kulum! Sen, dünyada bana ibâdet eden kullarımla beraber ibâdet ediyor muydun?” diye sorunca o mümin; “Evet, onlarla birlikte ben de ibâdet ediyordum yâ Rabbi!” der. Yine Allahü teâlâ; “Ey kulum, dünyadayken bana duâ edip yalvaran ve beni zikredenlerle beraber, sen de yalvarıp beni andın mı?” diye sorar. O mümin yine, “Evet yâ Rabbi!” diye cevap verir. Bunun üzerine Allahü teâlâ; “İzzetim hakkı için, beni zikredip, andığın her yerde ben de seni andım. Nerede duâ edip yalvardınsa, o duânı kabul ettim.” buyurur.
Sâbit bin Eslem hazretleri sonra şu hadîs-i şerîfi bildirdi:
“Müminin hiçbir duâsı reddedilmez. Karşılığı ya dünyada verilir veya ahirete tehir edilir yahut günahlarına kefaret olur.”
GÜNÜN TARİHİ - YILDIRIM BÂYEZİD HÂN
1402'de, Ankara'da Timûr Hân ile harp ederken, oğlu Süleyman Efendi'nin emrindeki askerler, Timur tarafına geçince, mağlup ve esir oldu. Timur çok izzet ve ikrâm etti ise de, kederinden 8 ay sonra nefes darlığından vefât etti. Bursa'ya defnedildi. Timur Hân, Yıldırım Hân'ın vefâtını işitince; "Yazık oldu. Büyük bir mücâhidi kaybettik." dedi. Çok cesûr ve çok âdil idi.
Çevik, atılgan, cesur, zamanının hâdiselerini kavramış iyi bir kumandan ve iyi bir sultandı. Âni olaylar karşısında soğukkanlılığını muhafaza ederek kararını verir ve orduyu sür'atle sevkederdi. Ömrünü cepheden cepheye koşmakla geçirmiş, Türklüğün ve İslâmiyetin Rumeli'de yerleşmesini sağlamıştır. Câhiller, bu kahraman mücâhidi lekelemek için, içki içerdi diye iftirâ etti ise de, bunu bildiren hiçbir vesîka yoktur. Buna benzer diğer Pâdişahlara da çeşitli iftiralar atmaktadırlar.
Uluslararası Kamerî Aybaşları ve Hicrî Takvîm Birliği Kongresi 28 - 30 MAYIS 2016 / İSTANBUL - TÜRKİYE