HİKÂYE - TİTANİK'İN SIRRI(2)
(Dünden devam) Daha sonra Robertson hikâyeye; geminin hızla su aldığını, alarm verildiğini, filikaların indirilerek, önce kadınlar ve çocuklar bindirildiğini, yardım çağrıları yapılırken, Avrupa´nın en ünlü ve zengin ailelerinin mensupları birbirlerine ebediyen veda ederken, dev yolcu gemisi Titan’ın buzlu kutup sularına hızla gömüldüğünü anlatarak devam ediyordu...
∞ ∞ ∞
Aradan 14 yıl geçti. Dünyanın en büyük ve lüks gemisi Titanik, İngiltere’nin Southampton limanından ABD’ye doğru denize açıldı. Sonra, 1912 yılında 14 Nisan´ı, 15 Nisan´a bağlayan gecede sisler arasından bir buzdağı batmaz denilen Titanik’in katili oldu...
Robertson´un romanındaki batış sahnesi aynen gerçekleşti. Sadece o kadar mı? Bakın romanında daha neleri bilmişti;
• Titan ve Titanik de aynı limandan (Southampton) yola çıktı.
• Titan 248 metre, Titanik 252 metreydi.
• Titan 70 000 ton, Titanik ise 66 000 tondu.
• Her iki geminin de 3 pervanesi vardı.
• Titan´a ve Titanik´e Avrupa´nın sayılı zenginleri ve ünlü aileleri binmişlerdi.
• Titan, New Foundland yakınında bir buzdağına, Titanik de 14 yıl sonra aynı koordinatta, başka bir buzdağına çarparak okyanusa gömüldü.
• Titan’da 24 filika Titanik´de ise 22 filika vardı.
• Gerçek kazanın sonucunda Titanik´de 1513, Robertson’un romanındaki Titan´da ise 1500 kişi ölüyordu.
• Her iki gemi de 3000 kişilikti ve Titanik´e 2224 kişi binmişti.
• Hatta iki gemi de batarken orkestranın ilâhi çalmasına kadar aynı...
Morgan Robertson başarılı olamadı, kitabı satmadı, daha sonra yazdıkları da ilgi görmedi. Bunalıma girerek, bir hastanede psikolojik tedavi gördü... Kimse onu hatırlamadı ta ki 1980´lerde inanılmaz olaylarla ilgili araştırmalar yapılıncaya kadar...
Basın
Uluslararası Kamerî Aybaşları ve Hicrî Takvîm Birliği Kongresi 28 - 30 MAYIS 2016 / İSTANBUL - TÜRKİYE