Untitled Document

TARİH - ORTAĞÇAĞ'DA MÜSLÜMANLIK VE HIRİSTİYANLIK

MÜSLÜMANLIK
İslâmiyette, ilim, teknik, sanat, ticâret, ziraat, adâlet emredilmiştir. Çok hayır müessesesi kurulmuştur.
İnsanları zorla dine sokmak yoktur. Feth edilen yerlerdeki halk din hususunda serbest bırakılmıştır.
Zekât, fıtra, uşur ve sadaka dinin emirlerinde birer sosyal yardımdır.
Birçok yerde, rasathâne, hastâne ve medreseler kurulmuştur.
Düşünce serbest, fikirler açık ve kütüphâneler dolusu kitap yazılmıştır.
Köleliğin kalkması teşvik edilmiş, serbest ekonomi kâidesi işlemiştir.
Kânun karşısında hükümdar ve çoban bir tutulmuştur.
Herkes, kendi yaptığı işten dolayı Allaha sorumlu kabul edilmiştir.
Hayvanları bile ateşte yakmak büyük günah sayılmıştır.
Köyde bile evlere hamam yapılmış, temizliğe çok önem verilmiştir.
Endülüs sokakları, 9. asırda bile geceleri baştanbaşa aydınlatılmıştır.

HIRİSTİYANLIK
Bozulmuş olan İncillerde, devlet ve fert hukuku, ticâret, sanat, ziraat gibi medeniyet hiç yoktur.
Kilisenin, 15 milyon insanın kanına girdiği, Hıristiyan târihçiler tarafından da yazılmıştır.
Sosyal yardımlaşma diye hiçbir hareket ve dernek yoktur.
Müsbet ilim yerine, halk arasında bilhassa sihir ve büyü hâkimdir.
Fikir zincire vurulmuş, ilim adamları arslanlara parçalattırılmıştır.
Derebeylik, insanları köle yapmış ve hayvanlar gibi çalıştırmıştır.
Hürriyet, halka değil belli şahıslara ve din adamlarına verilmiştir.
Din, iman meselesi değil, Cennet ticâret malı gibi alınıp satılmıştır.
Yalnız Avrupa’da 30 bin kişi canlı canlı ateşe atılmıştır.
Avrupa şehirlerinde hamam yoktu ve sokaklar pislikten geçilemezdi.
Londra sokakları daha, 19. asrın başında aydınlatılabilmiştir.


Erkek : Talip - Kız : Rukiye  - Yemek : Izgara balık, Lahana Sarması, İrmik Helvası



Featured Image 01