Untitled Document

TARİH.................. KONAK SOFRALARI

Osmanlı Devleti zamanında, Ramazan ayında zenginlerin, vezirlerin ve yüksek memurların konaklarında her akşam iftar yapılması âdet hâline gelmişti. Âmirlerin verdiği davetlere mâiyetinin gelmesi icap ederdi.
Ev sâhibini tanısınlar veya tanımasınlar, konağın kapısını çalınca içeri buyur edilirlerdi. Zenginler, kendileri ne yiyorlarsa gelenlere de onu ikram ederlerdi.
Asırlar boyunca Müslümanlar, istiğfâr ve tevbe ederek, duâ ve niyazda bulunarak, itina ile hazırlanmış sofraların başında iftar vaktini beklerlerdi. Allahın emrine itaat ve ibâdet etmenin huzur ve lezzetini yaşarlardı. İftar vakti, duânın kabul olduğu mübârek bir vakit olduğu bilindiği için, Müslümanlar iftar etmeye ve iftar vaktine büyük kıymet verirlerdi.
İftar yemeklerine en fakir evlerde bile dikkat edilir, herkes hâline ve vaktine göre bol ve çeşitli yiyecekler hazırlardı.
Herkes, eşine-dostuna iftar vermeyi büyük bir ibâdet kabul eder, bunun için çırpınırdı. Eski İstanbul’da devlet ileri gelenlerinin konaklarında, Ramazan boyunca iftar vakitlerinde kapılar herkese açılır, her gelen, bu meşhur iftar sofralarında hürmet gösterilerek ağırlanırdı. Oruç, öncelikle hurma, su veya zeytin ile açılırdı.

GÜNÜN TARİHİ.................  TBMM’NİN AÇILIŞI

23 Ni­san 1920’ de Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si açıl­mış­tı. T.B.M.M. 18 Mart 1920’de Mi­sâk-ı Mil­lî’yi ka­bûl edip, İs­tan­bul’da son top­lan­tı­sı­nı ya­pan Os­man­lı Me­bû­san Mec­li­si’nin, An­ka­ra’ya ge­le­bi­len üye­le­ri ile, ye­ni se­çi­len üye­ler­den mey­da­na gel­miş­ti. Açı­lı­şı Cuma gü­nü­ne rastlatılan mec­li­sin üye­le­ri, Ha­cı Bay­ram Câ­mii’nde Cuma Na­ma­zı­nı kıl­dık­tan son­ra, hay­van­lar kes­ile­rek, duâ ve tek­bir­ler­le, mec­lis bi­nâ­sı­na ge­lmiş ilk top­lan­tı­sı­nı yap­mış­lar­dı.



Erkek: Haydar - Kız: Mihrimah - İftar yemeği: Düğün çorbası, Ciğer tava, Revani.

 



Featured Image 01