Untitled Document

SOHBET....................... EHL-İ SÜNNET NEDİR

En büyük âlim ve velîlerden olan İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî Serhendî (kuddise sirruh) buyurmuştur ki:
“Âkıl (akıllı) ve bâliğ olan (ergenlik yaşına/çağına ulaşan) her erkek ve kadının birinci vazifesi, Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdıkları akâid bilgilerini/îmân bilgilerini/inanılacak şeyleri öğrenmek ve bunlara uygun olarak inanmaktır. Kıyâmette yani öldükten sonra Cehennem azâbından kurtulmak, onların bildirdiklerine inanmaya bağlıdır.”     [Mektûbât-ı Rabbâniyye]
Dört mezhebin fıkıh bilgilerinde mâhir, beş tarîkatte mürşid-i kâmil ve mükemmil olan Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî (kuddise sirruh) da buyurmuştur ki:
“Müslümanların birinci vazifeleri, itikâdı düzeltip, Ehl-i sünnet vel-cemâat âlimlerinin bildirdiklerine uygun olarak inanmaktır. İkinci olarak, fıkıh (İslâmiyet’in emir ve yasaklarla ilgili) bilgilerini öğrenip, her şeyi bu bilgiye göre yapmaktır.”
[İ’tikâdnâme/el-Îmân ve’l-İslâm]
Burada önce şunun bilinmesi lâzımdır: "Ehl-i sünnet" alelâde herhangi bir mezhebin, meşrebin, tarîkatin, ekolün, kliğin, grubun, hizbin, cemâatin adı ve karşılığı değil, İslâm’ın kendisi ve medeniyetimizin ana omurgasıdır. Târihte; "Sevâd-ı a’zam", "Cumhûr-ı müslimîn", "Müminlerin yolu" olarak kabul edilen Ehl-i sünnet; İslâm’ın ana yolu, ana caddesidir. Zâten "Ehl-i sünnet vel-cemâat" demek Sünnete ve Eshâb-ı kirâma sarılan insanlar demektir. Peygamber Efendimiz; "Benim sünnetime ve benden sonra da Hulefâ-i râşidînin sünnetine sarılınız!" buyurmuştur. Ayrıca Eshâb-ı kirâmın yolunda olmakla ilgili birçok hadîs-i şerîf vardır. Bu sebeple, "Ehl-i sünnet" denildiğinde, şunun anlaşılması ve bilinmesi gerekir: "Ehl-i sünnet"; Edille-i şer’iyye yani Kur’ân-ı kerîm, Sünnet-i seniyye, İcmâ-ı ümmet ve Kıyâs-ı fukahâ denilen 4 dînî delile bağlı, itikâdî olarak; Mâtüridî-Eş’arî, amelî olarak da dört mezhep olarak bilinen; Hanefî, Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerinde tedvîn edilmiş olan mukaddes dînimiz İslâm’ın tâ kendisidir. Sahâbe-i Kirâm, Tâbiîn-i Kirâm ve Tebe-i Tâbiîn-i Kirâmın yani “Selef-i sâlihînin itikâdı” olarak isimlendirilen "Ehl-i sünnet i’tikâdı"; sonradan ortaya çıkmış bir tez veya anti tez şeklinde oluşmuş bir mezhep olmayıp; dalâlet fırkaları dışında kalan ümmetin ana gövdesi ve cumhûrun temel inancıdır...                           

TÜRKİYE GAZETESİ                              05.03.2018



Erkek: Halis - Kız: Meltem - Yemek: Sebze çorbası, Taze fasulye, Pilav, Ayran.



Featured Image 01