Untitled Document

MENKIBE............... FAKİRLİK VE ZENGİNLİK

Fakir, salih bir zat ile onun sâliha bir hanımı varmış. Kadıncağız yün eğirir, kocası da onu pazarda satar, akşama onun parasıyla eve ekmek alır, böyle geçinip giderlermiş... Bir gün adam yine iplikleri satmış. Akşama gelirken bir kimsenin, birini ayaklarının altına alıp fena hâlde dövdü-ğünü görünce koşmuş yanlarına sormuş:
- Niçin dövüyorsun onu?
- Bunun bana borcu var, ödemiyor. Onun için dövüyorum.
- Onun borcu ne kadarsa ben vereyim, al cebimdeki bütün para bu, yeter mi?” 
Parayı aldıktan sonra:
- Yetmez ama idare eder. 
Adam parasız eve dönünce hanımına olayı anlatmış. Ha-nımı da ona demiş ki:
- Sen hayırlı bir iş yapmışsın bey, üzülme! 
O gece aç yatmışlar. Ertesi gün adam yine iplikleri alıp çıkıyor pazara, ama müşteri yok. Gezmiş dolaşmış artık akşam olmuş. Çaresiz evine dönerken elinde irice bir balıkla giden birini görmüş.
Adam ona demiş ki; 
- Bugün akşama kadar gezdim ama bu balığı satamadım. Ha, hanım da benden iplik istemişti, sende var galiba?
O da; “var” deyince, bunlar balıkla iplikleri takas etmişler.
Adamcağız eve gelince hanımına anlatmış:
- Bugün para kazanamadım ama en azından karnımızı doyuracak bir balık aldım. Pişir de yiyelim!
- Kadıncağız balığı temiz-lerken içinden birçok altın çıkmaz mı? İkisi de seviniyorlar tabii. Artık tam zengin olduk derken, balığı satan adam geliyor ve diyor ki:
- Ben alışverişten vazgeçtim arkadaş. Al ipliklerini ver balığımı!
- Tamam da, biz balığı pişirip yedik, dolayısıyla onu midemden çıkaramam. Ama içinden çıkan altınları vereyim. 
İşte o an balıkçı, gerçek kimliğini açıklıyor ve diyor ki: 
- Ben bir meleğim. Beni Allahü teâlâ gönderdi. Senin borcu olan o adama yaptığın iyilik cenâb-ı Hakkın çok hoşuna gitti. Seni imtihana tâbi tuttu. Hem fakirlik, hem zenginlik imtihanını kazandın. O altınlar senindir, güle güle harca!.. 

 Ahmet Demirbaş
16.12.2016  TÜRKİYE GAZETESİ



Erkek: Ethem - Kız: Didem - Yemek: Paça çorbası, Lahana dolması, Ayran, Şekerpare.



Featured Image 01